Duran ve pek dolu olmayan bir minibüse koşarak bindim pek dolu
olmamasına rağmen minibüs hareket etmek üzereydi tam o anda kavga
ettikleri her
hallerinden belli olan iki arkadaş minibüse bindi birbirlerinin yüzüne bile
bakmıyorlardı çocuklardan biri şoföre parayı uzattı
- Abi bir öğrenci bir de hayvan alır mısın?
Yolcu:
- Mükemmel bir yerde inebilir miyim? (yolcunun kafası karşık sanırım, kendisi de dolmuştakilerle güler söylediine)
Şöför kadını indirirken:
- Buyrun size layık değil ama!
Yolcu musait bi yerde inmek ister ama dili surcer;
- Musait bi yerde iner misiniz?
Şöför :
- Niye sen mi kullancan
indir sofor.
-in yolcu
bi
de sey olur bazen, ineceğin yere yaklaşmışsındır, böyle 100-200 metre
filan kala salagin teki cikar musait bi yerde inebilirmiyim der. onunla
birlikte iner, mal mal yurursun onca yolu
Ankara'da, çok sıcak bir günde, dolmuştaki bir kokona yelpazesiyle
-
"Şöfeer bey klimayı acar mısınız cok sıcak olduu" demisti. Pala bıyıklı
şöfer amca teyzeyi bi sure suzdukten sonra, kapıyı acıp acıp kapatmaya
başladı, ki ondan sonra dolmuşca yarıldık gülmekten.
Ankarada
otobüslerin kartlı değil biletli olduğu bir dönem. Bir arkadaşım ve ben
sabaha kadar üniversitede gireceğimiz ilk sınava çalışmışız. Otobüse
bir adam biner ... Utangaç, sıkılgan bir tavırla şöföre;
- Afedersiniz şöför bey biletim yok, acaba ineceğim duraktan alabilir miyim?
Şöför:- Istersen yolculara bir sor...
Adam: - Afedersiniz yolcular biletim yok, acaba inceğim duraktan alabilir miyim.!